top of page
Ara
Yazarın fotoğrafıAv. Faruk Tekdemir

Çekte Ciranta İmzasının Sahte Olması Halinde Keşidecinin Durumu

Sahte imza bir başkasının imzasının taklit edilmesi hali olup, TTK.nun 690.maddesi göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı kanunun 589.maddesinde; “Bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kimselerin imzasını, sahte imzaları, mevhum şahısların imzalarını yahut imzalayan ve namlarına imzalanmış olan şahısları herhangi bir sebep dolayısıyla ilzam etmeyen imzaları taşırsa, diğer imzaların sıhhatine halel gelmez”, yine aynı maddenin göndermesi ile çekler hakkında da uygulanması gereken TTK.nun 598.maddesinde; "Bir poliçeyi elinde bulunduran kimse son ciro beyaz ciro olsa dahi kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde selahiyetli hamil sayılır" hükümleri yer almaktadır. Kambiyo takibi yapabilmek için selahiyetli hamil olmak yeterli olup haklı hamil olmak şart değildir.


Anılan hükme göre, ticari senetteki geçersiz imza sadece kendisi yönünden hükümsüzlük sonucu doğurur. Senetteki her imza diğerlerinden bağımsız olarak sadece imza sahibini bağlar. İmzaların bağımsızlığı ilkesi, poliçeye atılı her geçerli imzanın (keşidecinin, cirantanın, avalistin, kabul eden muhatabın imzası gibi) sahibini bağladığını, geçersiz imzaların sahiplerinin sorumlu tutulmamasına rağmen poliçenin geçerliliğini ortadan kaldırmadığını ifade eder. Geçerli imzaların sahipleri, başkasının imzasının geçersiz olduğunu ileri sürerek kambiyo sorumluluğundan kurtulamazlar. Geçersiz bir imza sahibini bağlamaz ise de, ciro zincirini de koparmaz.


Poliçeler bakımından getirilmiş olan bu ilke T.T.K.nun 730/3 maddesi yollamasıyla çekler hakkında da uygulanır.


Konunun daha iyi anlaşılması bakımından aşağıdaki Yargıtay Kararlarının incelenmesi yerinde olacaktır.


Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/25062 E. 2013/2062 K. 24.01.2013 T.: "TTK.nun 702.maddesinde; "Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kimse son ciro beyaz ciro olsa bile kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde selahiyetli hamil sayılır. Çizilmiş cirolar bu hususta yazılmamış hükmündedir. Bir beyaz ciroyu diğer bir ciro takip ederse bu son ciroyu imzalayan kimse çeki beyaz ciro ile iktisap etmiş sayılır" hükmü yer almaktadır.

TTK.nun 730.maddesinin göndermesi ile çekler hakkında da uygulanan aynı Kanunun 589.maddesinde ise; "Bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kimselerin imzasını, sahte imzaları, mevhum şahısların imzalarını yahut imzalayan veya namlarına imzalanmış olan şahısları, herhangi bir sebep dolayısı ile ilzam etmeyen imzaları taşırsa, diğer imzaların sıhhatine bu yüzden halel gelmez" düzenlemesine yer verilmiştir.

Somut olayda anılan madde hükümlerine göre, takip alacaklısının yetkili hamil olması öngörülmüş, ancak haklı hamil olması koşul olarak getirilmemiştir. Keşideci borçlu, ciranta imzasının sıhhatini tartışamaz. Borçlunun(keşidecinin) birinci ciranta hakkındaki iddiası kendi imzasının doğurduğu sorumluluğu ortadan kaldırmaz. Bu durumda, keşideci yönünden alacaklının takip hakkının bulunduğunun kabulü gerekir."


Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2013/12522 E. 2013/20709 K. 04.06.2013 T.: "Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı borçlunun, ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediğini belirterek tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve borca ve faize itirazları sebebiyle takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, lehtar ve diğer cirantaların imzaları sahte olduğundan ciro silsilesinin kopukluğu sebebiyle yetkili hamil olmadığı ve çek iptaliyle istirdat sonucunda çek alacaklısının hükmen tespit edileceği gerekçesiyle takibin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.

Sahte imza bir başkasının imzasının taklit edilmesi hali olup: takip tarihi itibariyle yürürlükte olan 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu ( T.T.K. 'nun 589. maddesi hükmü gereğince: "Bir poliçe, poliçeyle borçlanmaya ehil olmayan kimselerin imzasını, sahte imzaları, mevhum şahısların imzalarını yahut imzalayan veya namlarına imzalanmış olan şahısları herhangi bir sebep dolayısıyla ilzam etmeyen imzaları taşırsa, diğer imzaların sıhhatine bu yüzden halel gelmez".

Anılan hükme göre, ticari senetteki geçersiz imza sadece kendisi yönünden hükümsüzlük sonucu doğurur. Senetteki her imza diğerlerinden bağımsız olarak sadece imza sahibini bağlar. İmzaların bağımsızlığı ilkesi, poliçeye atılı her geçerli imzanın ( keşidecinin, cirantanın, avalistin, kabul eden muhatabın imzası gibi ) sahibini bağladığını, geçersiz imzaların sahiplerinin sorumlu tutulmamasına rağmen poliçenin geçerliliğini ortadan kaldırmadığını ifade eder. Geçerli imzaların sahipleri, başkasının imzasının geçersiz olduğunu ileri sürerek kambiyo sorumluluğundan kurtulamazlar. Geçersiz bir imza sahibini bağlamaz ise de, ciro zincirini de koparmaz.

Poliçeler bakımından getirilmiş olan bu ilke 6762 Sayılı T.T.K.nun 730/3 maddesi yollamasıyla çekler hakkında da uygulanır.

Somut olayda, itiraz eden borçlu şirketin takibe konu çekin keşidecisi olduğu, lehtar ve ilk ciranta F... Ltd. Şti.'nin imzaya itirazının İstanbul 3. İcra Mahkemesi'nin 1.3.2012 tarih ve 2010/1540 E.-2012/190 K.sayılı kararı: 2. ciranta O... Ltd. Şti.'nin imzaya itirazının da İstanbul 3. İcra Mahkemesi'nin 3.3.2011 tarih ve 2010/1600 E.-2011/149 K.sayılı kararıyla kabul edilerek haklarındaki takibin durdurulduğu, 3. ciranta M... Ltd. Şti.'nin yetkili ve ilgilileri hakkında sahte resmi belge tanzim edip kullanmak ve bankayı vasıta kılarak nitelikli dolandırıcılık suçundan İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2011/103 E.sayılı dosyasıyla kamu davası açıldığı ve derdest olduğu görülmektedir.

Yukarıda açıklandığı üzere diğer cirantaların imzalarının geçersiz olması sadece sahibi yönünden bir sonuç doğurur. Keşideci borçlu şirketin imzaya bir itirazı bulunmadığına göre, başkasının imzasının geçersiz olduğunu ileri sürerek kambiyo sorumluluğundan kurtulamaz. Geçersiz imza ciro zincirini bozmayacağından, mahkemenin ciro silsilesinin kopuk olduğu dolayısıyla alacaklının yetkili hamil olmadığı, çek iptali ve istirdat davaları sonucunda çek alacaklısının belirleneceği yönündeki gerekçesi doğru değildir."


Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2015/12357 E. 2015/24342 K. 13.10.2015 T.: "Çeke dayalı olarak; Alacaklı hamil tarafından tüm borçlular aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibinde; kambiyo senedinde keşideci olarak yer alan Borçlu D... Mobilya İmalat Ticaret Limited Şirketi'nin, lehtar A...Dayanıklı Tületim Malları Pazarlama Ticaret Anonim Şirketi ile arasında bayilik ilişkisi olduğunu ve senedin lehtarda bulunduğu sırada lehtar cirosunun taklit edilerek sahte ciro ile 3. kişilere devrediliğini, ciro silsilesinde kopukluk meydana geldiğini iddia ederek icra takibinin iptaline ve alacaklı taraf aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ettiği, Mahkemece istemin kabulü ile takibin iptaline, koşulları oluşmadığından tazminat talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

TTK.nun 690.maddesi göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı kanunun 589.maddesinde; “Bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kimselerin imzasını, sahte imzaları, mevhum şahısların imzalarını yahut imzalayan ve namlarına imzalanmış olan şahısları herhangi bir sebep dolayısıyla ilzam etmeyen imzaları taşırsa, diğer imzaların sıhhatine halel gelmez”, yine aynı maddenin göndermesi ile çekler hakkında da uygulanması gereken TTK.nun 598.maddesinde; "Bir poliçeyi elinde bulunduran kimse son ciro beyaz ciro olsa dahi kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde selahiyetli hamil sayılır" hükümleri yer almaktadır. Kambiyo takibi yapabilmek için selahiyetli hamil olmak yeterli olup haklı hamil olmak şart değildir.

Somut olayda keşideci konumundaki D.. Mobilya İmalat Ticaret Limited Şirketi kendi imzasına itiraz etmemiştir. Çeki tanzim eden keşidecinin lehtarın ciro imzasına itiraz hakkı yoktur. Ciro imzasının lehdara ait olmaması da, yukarıda açıklanan yasa hükümleri karşısında, yetkili hamil olan alacaklının, imzasına itiraz etmeyen keşideci hakkında takip yapmasına engel teşkil etmez. Bu nedenle keşideci borçlunun, lehtarın ciro imzasının geçersiz olduğunu belirterek ciro silsilesinde kopukluk olduğundan bahisle ileri sürdüğü şikayetin reddi gerekirken, lehtarın cirosunun geçersizliğine yönelik şikayetin kabulü ile borçlu D.. Mobilya İmalat Ticaret Limited Şirketi yönünden de takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir."


Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/25062 E. 2013/2062 K. 24.01.2013 T.: "TTK.nun 702.maddesinde; "Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kimse son ciro beyaz ciro olsa bile kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde selahiyetli hamil sayılır. Çizilmiş cirolar bu hususta yazılmamış hükmündedir. Bir beyaz ciroyu diğer bir ciro takip ederse bu son ciroyu imzalayan kimse çeki beyaz ciro ile iktisap etmiş sayılır" hükmü yer almaktadır.

TTK.nun 730.maddesinin göndermesi ile çekler hakkında da uygulanan aynı Kanunun 589.maddesinde ise; "Bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kimselerin imzasını, sahte imzaları, mevhum şahısların imzalarını yahut imzalayan veya namlarına imzalanmış olan şahısları, herhangi bir sebep dolayısı ile ilzam etmeyen imzaları taşırsa, diğer imzaların sıhhatine bu yüzden halel gelmez" düzenlemesine yer verilmiştir.

Somut olayda anılan madde hükümlerine göre, takip alacaklısının yetkili hamil olması öngörülmüş, ancak haklı hamil olması koşul olarak getirilmemiştir. Keşideci borçlu, ciranta imzasının sıhhatini tartışamaz. Borçlunun(keşidecinin) birinci ciranta hakkındaki iddiası kendi imzasının doğurduğu sorumluluğu ortadan kaldırmaz. Bu durumda, keşideci yönünden alacaklının takip hakkının bulunduğunun kabulü gerekir."

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2011/3624 E. 2011/5149 K. 18.04.2011 T.: "T.T.K.nun 589. maddesinde öngörülen imzaların istiklali prensibi uyarınca davacı keşideci Ç... A.Ş., çekteki ciranta T... Ltd. Şti. imzasının adı geçen cirantaya ait olmadığını ileri sürerek sorumluluktan kurtulamaz. Yine T.T.K.nun 599. maddesi uyarınca hamilin çeki iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmesi halinde şahsi def`iler hamile karşı ileri sürülebilir. Somut olayda davalı hamil B... Ltd. Şti.nin çekteki ciro silsilesini gözeterek çeki devraldığı ve dosya içeriğinden çeki kötüniyetli olarak iktisap ettiğinin kanıtlanamadığı ve anılan yasa maddesi uyarınca keşideciyle lehdar arasındaki şahsi def`ilerin iyiniyetli hamile karşı ileri sürülemeyeceği gözetilmeden mahkemece olaya uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir." Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/8042 E. 2014/11381 K. 17.06.2014 T.: "6762 Sayılı TTK'nın 589. maddesinde düzenlenen (6102 Sayılı TTK.nın 677) "imzaların istiklali (bağımsızlığı)" ilkesine göre, senet lehtarının veya diğer cirantaların ciro imzasının sahte olması hali, diğer imza sahiplerinin ve özellikle senedin asıl borçlusu olan keşidecinin senetten kaynaklanan sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Zincirleme ve birbirine bağlı, lehtardan hamile tam ve düzenli yani kesintisiz cirolar hak sahipliğine karine sayılır. Cirolar arasındaki zincirleme bağlılığın gözlenmesi sadece dış görünüm bakımından yapılır. Başka bir anlatımla, ciro silsilesinin (zincirinin) muntazam bir şekilde birbirini takip edip etmediğini incelerken dış görünüşü incelemek yeterli olup, cirantalardan birinin imzasının sahte olması veya temsilci sıfatıyla senedi imzalayan şahsın imza yetkisinden yoksun olması ciro zincirini etkilemez."


Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/15082 E. 2018/373 K. 05.02.2018 T.: "Mahkemece lehtar ve 1. ciranta imzasının sahteliği hakkında icra hukuk mahkemesinde alınan bilirkişi raporuna dayanılması yanlış ise de mahkemenin kendisinin yaptıracağı bilirkişi incelemesi ile lehtar ve 1.ciranta imzasının sahteliğinin saptanması halinde de bu olgu sonuca etkili değildir. Zira keşideci ciro imzasının sahteliğini senet lehtarına karşı ileri süremez. TTK'nın 677. maddesinde düzenlenen imzaların istiklali prensibine göre çek üzerindeki imzaların geçersizliği diğer imzaların geçerliliğini etkilemez. Bu nedenle davanın reddi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru olmamış yerel mahkeme kararının bozulması gerekmiştir."

34 görüntüleme0 yorum

Comments


bottom of page